Ablaların güzeli gökkuşağı hadi eller semaya diller aminlere canlar

Cenâb-ı Hak gökkuşağı ablamın nefis terbiyesi hususunda ki bütün gayretlerini, nefislerinin hevâsıyla bâtıla kayan ahlâklardan kılmasın inşallah. Niyetiyle de, ameliyle de, ahlâkıyla da Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in yolunu, O’nun sırât-ı müstakim yolunu elde etmeye cehd eden samimi müminlerden olmayı Rabbim nasip etsin inşallah.

Ey Allah'ım! gökkuşağı ABLAMI sapmaktan veya sapdırılmaktan, hatâ etmekten yahûd hatâ etdirilmekten, zulmetmekten yahûd zulme uğramaktan, cahillik etmekten yahûd ona cahillik edilmekten, hakkım olmayan bir şeyi istemekten yahûd elinde olmayan bir şeyin ondan istenilmesinden sana sığınır

"Ya Rabbi!.. İşinde sebat eden, nimetine şükreden, ibadedini güzel yapan ve doğru konuşanlardan eyle."

"Ya Rabbi! ABLAMI Ölünceye kadar ibadet etmesine, ömürünün hayırlı amellerle sona ermesini nasip et ve Cennetini ihsan eyle"

"Ya Rabbi!.. GÖKKUŞAĞI ABLAM Bedenine, kulağına, gözüne sıhhat ver. Küfürden, fakirlik ve kabir azabından Sana sığınır."

(Amîn)

"Ya Rabbi!.. GÖKKUŞAĞI ABLAMA dünya ve ahirette güzellik ver ve Cehennem azabından onu koru."

"Ya Rabbi!.. Sıhhat, afiyet ve güzel ahlak ver. Kaza ve kadere rıza gösterenlerden eyle."

beni ve neslimi şehadet şerefiyle nasiplendir. Yolunda her türlü nefsi isteklerin ve arzuların zindanından arınmamı sağla.


ey rabbim; beni bağışla, rahmetini esirgeme üstümden beni müslüman olarak yaşat ve ölümüm müslümanca olsun.



beni dosdoğru yoluna ilet, nimet verdiklerinin yoluna. doğru yoldayken sapanların ve gazaba uğrayanlarınkine değil.



beni mümin kardeşlerimle bir ve beraber kıl. şeytanın dostlarından ve hilelerine düşmekden, zaafiyetten, gevşeklik, erteleme ve vurdumduymazlık hastalığından beri kıl.



beni namazım, orucum ve diğer ibadetlerimde “doğru” olandan eyle. zulme ve yandaşlarına karşı her gün bilincimi ve direnişimi tazele. beni ve neslimi sana kul olarak teslimiyet ve vakar içinde yaşat.



beni ve neslimi şehadet şerefiyle nasiplendir. Yolunda her türlü nefsi isteklerin ve arzuların zindanından arınmamı sağla.



ey rabbim; senin mülkün içinde gurur ve kibir haliyle yürümekten sana sığınırım. şereflendirdiğin dinin emirlerine bir dem de olsa karşı gelmekten sana sığınırım. Yapacak olduğum; çeşitli nedenlerden dolayı yapmadığım/yapamadığım eylemlerimden dolayı zillete düçar olmaktan sana sığınırım. Zorluk günlerinde senin dininin bekası için kendimi feda edememe gafletinden sana sığınırım. Zalimin zulmüne karşı susmak münzeviliğinden sana sığınırım. Sana ulaşmak için önüme dikilen her türlü engelin gadrine uğramaktan sığınakların en ulusu olan senin merhametine sığınırım.



ey rabbim; ey çaresizlerin, yoksulların, mazlumların koruyucusu! İstibdat ve zorba güruhunun üzerimizdeki alçak ve hain ellerini, yardımınla kırmamızı nasip eyle. Bizlerin eliyle intikamını almamızı nasip eyle, sana isyan etme cüretinde bulunan nice tuğyan ehline karşı olan asil isyanımızda şecaat, dirayet ve zafer nasip eyle.



ey rabbim; ey doğunun ve batının da sahibi! Senin arzında senin akidenle akitleşmiş ümmetini çağın firavunlarına karşı koru. Güneşin batıdan doğacağı gün gelmeden zalim topluluğunu bizim ellerimizle zelil eyle. Ümmetini bilinç, basiret, feraset ve adalet üzere kıl. senin adına ümmetin vermiş olduğu şehidleri kabul buyur. Kevser başında buluşmak için ahdleşmiş ve ahdlerini bozmamış kullarının gayretlerini kabul eyle. Arzının her yanından “lebbeyk” diye sellere dönüşen gözyaşlarıyla kıyama durarak, “şerik” ehline karşı öfkesini biriktiren –muttaki-lerine direniş gücü ver.



Ey rabbim; fitne, fahşa ve tefrikanın devleştiği bu zamanda senin rahmet ikliminde arınan sevdalılarına kurulan tuzaklara karşı bizi emin eyle. Hilesi pek zayıf olan iblisin ve ins-şeytanların darmadağınık kalplerinin ifritlik dolu hallerine karşı bizi uyanık kıl. İçinden musa’lar çıkaracak beyt’ül islamlar teşkil etmek için gönüllerimizi birbirimize yaklaştır, bir ve beraber kıl. Yüreklerimizi dinginlik, şefkat ve merhamet; belleklerimizi ilim, irfan ve hikmetle kuvvetlendir. Güzel eylemlerimizi kolaylaştır, adını kullanarak aldatanlara karşı bizi uyanık kıl...



ey rabbim; Kendimizi, kendinin yönüne doğru değiştirmek için; iman, itaat ve hareket nasip eyle. Toplumumuzu cahil, düşünmez, akletmez ve kalpleri hastalıklı; esfel-i safilin batağına saplanmış kimselerden arındırarak, halkımı vecd ehli eyle.



ey rabbim; günahlarımızı ve içimizdeki taşkınlığımızı bağışla. Üzerlerine miskinlik ve zelillik damgası vurulanlardan beri kıl. Hem dünyada hem de ahirette alnı pak kimselerle gönüldaş eyle. Sen içimizde olanı en iyi bilensin. Kalplerimizde olmayan şeyi ağızlarımızla söyleme bayağılığına düşürme bizi. İman karşılığında inkârı satın alanların örümcek evine benzeyen düzenlerine karşı, “rabbimiz inandık, bizi şahidlerle beraber yaz” diyen muttakileri koru. Üzerlerine hiçbir delil ve doğrulayıcı indirmediğin şeylerden alemlerin sahibi olan sana sığınırız.



ey rabbim; beni, adın anıldığında kalpleri titreyen, başlarına gelene sabreden ve kendilerine verilen temiz rızıklardan harcayan salihlerle beraber kıl. Beni, tevhidî bir kimlik, muhammedi bir kişilik, mustaz’af ve muvahhidlikten gelen bir asaletle kuvvetlendir ki; heva, heves ve riyakarlıktan arınayım.



Beni, nefislerine zulmedenlerden eyleme. Nefislerini yol gösterici edinenlerden de.



Beni, bilerek veya bilmeyerek nankörlük ve azgınlık çukuruna düştüğümde, kuru bir balçıktan/bayağı bir sudan yaratıldığımı hatırlatarak, sana tevbe etme haline tevdi et.



ey rabbim; ey varlığımın sahibi. Muhakkak bütün işlerin sonu yalnızca sana aittir. Ve sen “ol” dediğin için varız, dönüşümüz de kuşkusuz sanadır.

Ey Hayy-u Kayyum olan Rabbim! Rahmetine tevessül ediyorum ve benim her hâlimi ıslâh etmeni istiyorum. Göz açıp yumuncaya kadar da olsa beni kendime (nefsime) bırakma.

(Amîn)

Ya ilahi! Kalb katılığından,gafletten,başkalarına yük olmaktan,aşağılıktan,aşağılanmaktan,miskinlikten,c ehaletten,faydasız bilgiden,ürpermeyen kalbden,doymak bilmeyen nefisten,kabul edilmeyen duadan ,nimetlerin zeval bulmasından ve ansızınbastıran azabından,gelip çatan gazabından sana sığınıyoruz...

Ya ilahi! Senden her an,yalvaran diller,korkudan ürperen gönüller istiyoruz.
tevbelerimizi kabu et.
bizi günahlardan arındır.
dua ve isteklerimize cevablar lütuf eyle!
delil ve burhanlarımızı,hedefine yönlendir,kalblerimizinufkunu aç,dilimizi doruluğa bağla!

Ey Rabbim ne tahtın tacı olayım nede muhtaç olanlara muhtaç olayım.
Ey Rabbim sana muhtaç olana beni muhtaç etme.
Muhtaç olacaksam,ancak sana muhtaç olayım.....

AMİN AMİN..SELAM VE DUA İLEE...

Ya Rabbi....



Kapında bir mücrim biçare , boynu günahtan bükük , gönlü rahmetinden umutlu , İrfan deryandan zerre kadar ümit beklerken , kalbi pas tutmuş bir kıtmır cızırtısı ile der ki ..



Ey Gönülleri Terbiye Eden Rabbim : varettiğin bu canan, aşkın ateşi ile harab olup cemalini özlerken , hılkiyetini bilmeden varlığınla var olmanın sevdasını ister..



Ey Elestü bi Rabbikum sualinin sahibi : Ezel bezminde birarada bulundurduğun sevdiklerinden ayırma bizi bu fani alemde . Hüznü aşkın şerbetini içmeyi nasib eyle bizlerede..



Masivadan , dünyadan , paradan , maldan , mekandan , zamandan , sıyrılsakta , kendimizden sıyrılmayı beceremedik , maskemiz içinde mahcub ve mücrim kapına durduk



Şu beden ruhunda af dilemeye yüzümüz olsa , önce Adını ömründe bir kez dahi diline alarak Rabbim diyen kullarını af etmeni taleb ederdik , Lakin günah deryasını dolsuracak kadar kir ile huzurunda blunmaktan kaçmayı tercih eder olduk , Bize sevenlerin dualarıyla temizlenmeyi nasib eyle...





Kabule şayan hiçbir amelimiz olmadığını görerek , rahmetinin büyüklüğünü hayal eden bir dil ile , aşkına kavuşmaya talib olduk. Aşkın ile yanan aşıklarla avut bizi. Aşk ateşinde kavrulup temizlenmeyi nasip eyle , mecazdan , hicaza , hicazdan , ilahi aşkına kabul buyur...





Zatının büyüklüğünü anlatmaya dimağı yetmeyen bu günahkara, kendi acziyet ve küçüklüğünü anlamayı da nasib eyle...

'Sen'le Kıl Beni….

'Sen'le Kıl Beni…. Şimdi hüznün kırıntılarıyla çalıyorum kapını.
Biliyorum hep açık gelmek isteyene kapın.
Ve içimde Sen Yüce Varlığın.
Benlesin Sen.

Şimdi kapı dışarıda mı olur. ALLAH'ım Senleyken.
Ve beni bekleyen Sen mi olursun ALLAH'ım ben sana muhtaçken.
N'olur varlığını hep hissedeyim; kalbimle ruhumla
Ben Seni ezelden bile öte yerde hissedeyim her şeyde.
Hiçbir mefhumun hiçbir sözün hiçbir ifadenin geçmediği halis yüreğimle arınmış olarak saf bir halde hissedeyim Seni.
Ve aşikâr bir yerde seveyim; Senin yanından seveyim Seni.
Senin yanında olayım 'Sen'in yanından yaşayayım 'ben'i.
Varlığının müptelasıdır benliğim.

Yo hayır 'Varlığın' demeye bile razı değil lisanım.
Sen sadece 'Sen'sin. Senin müptelandır benliğim.
İdrakimin söz konusu bile olmadığı bir özle seviyorum Seni.
Ve idrakime ihtiyaç bile duymayan bir ihlasla biliyorum Seni.
Al beni Sen'in katına. Ki kaybolayım bulunmak istemediğim yerlerden.
Acziyetimin tatlı duygusuyla bağlıyım Senin Nûruna.
Ve olsam da kendimin hükümdarı yanar içim yok olmaya hevesli bir çile gibi.
Ben söz olayım Sen anlam yap beni.
Ben kul olayım Sen bahtiyar yap beni.

'Ben' olmaktan vazgeçmiş biri olarak bul geride kalan sessizliği o sessizlikte 'Sen' yap en baştan beni. Senle dirilerek Sana zikrine karışmış olayım.
ALLAH'ım Sen'le kıl beni.

Ey Rabbim! Senin rızâ-i bârin için; ulu dergâh-i izzetinde bir hizmet arzetmesini istediğimiz için bu site kuruldu ve çalışılıyor ..
Son günlerde Ravza'mızda olan anlaşmazlıklar, gitmeler, terketmeler sonucunda ben anlıyorum ki; imtihândayız ..
Sen Ravza'mıza imtihânı hayırlı eyle ..
Eskisi gibi sevgi-saygı çerçevesinde; sükûn ve barış eyle ...

Hamd olsun sana ya Rabb! Sen bütün semâları, arzı ve onlardakileri ayakda tutansın. Hamd sana mahsûsdur ey Rabbim!
Sen semâlarda, arzda ve onlarda ne varsa hepsinin nûrusun.

(Amîn)


Allah’ım! Kalplerimizi, Sen’in emirlerini duyduğu zaman rikkate gelecek gönüllerden kıl. Bizleri, emirlerine itaat edecek kuvveti kendinde bulan, haram kıldıklarından şiddetle yüzünü çeviren, bütün ömrünü Sen’in için vakfeden bahtiyar kulların arasına kat Allah’ım!

(Amîn)


Ya Rabbi! Bugünü kurtuluş gecesi ilân etmişsin .
Geceyi ibâdetle, gündüzünü oruçla geçirin demişsin .
Bugün tüm isteklerimizi kabul eyleyeceğini haber etmişsin .
Ya Rabbe'l-Alemin!
Bu mübarek gecenin hürmetine; bizlerin dualarını kabul eyle.
Günâhkar olduk, suç bizde, kusur bizde, hata bizde ..
Settâru'l-Uyub Sensin ..
Günahları örtersin ...
Suç işler tevbe ederiz .
Bin kere bozar, yine tevbe ederiz, bağışlanma dileriz ..
Sen Sabırlıların en hayırlısı, Es Sâbur isminin Tek Sahibi ..
Bizleride sabırlılardan eyle ..
Tevvab'r-Râhim'sin Rabbim ..
Tevbelerimizi kabul edensin ..
Kudsî Hadis'te buyurdun ki;
Ben'im katımda duadan büyük ibâdet yoktur .
O Büyük ibâdetle sesleniyoruz
Dualarımızı kabul eyle ..
Ravza'mızı hep böyle huzur içinde öyle ..
Kavgalardan, ayrılıklardan, gitmelerden uzak eyle ..
Sen ve Yüce Kelâmının ve Esmaü'l-Hüsna ile beraber tüm sıfatların ve tüm hikmet ve rahmetlerin hürmetine ya Râbbi!


Sana teslîm oldum ey Rabbim! Sana îmân etdim, sana tevekkül etdim ve sana yöneldim, inanmayanlara karşı, sana dayanarak mücâdele etdim ve neticede ancak seni hakem olarak kabul etdim, benim evvelki yapdıklarımı da, sonradan yapacaklarımı da, gizli yaptıklarımı da açık yapdıklarımı da mağfiret et.



Öyle dualar ettim ki ben...İçinde geçen kelimeler korktu duamdan,heceler korktu,harfler korktu...Ben korkmadım...Her şeye rağmen ettim o duaları...Arayışım öyle bir raddeye gelmişti ki gönlümdeki sahra öyle ulaşılmaz boyutlara ulaşmıştı ki her hücrem,her zerrem su diye haykırıyordu...Duam,arzum su değildi ama ve kelimelerimin korkusu da bundandı...`ALLAH;ım,nasıl bir çölüm şimdi ben ki her yağmur damlasını daha bağrıma düşmeden,kurutuyorum...’



Çöldüm belki de artık...Gözyaşlarımı daha kaynağındayken kurutmuştum belki...Hani duygusuzlar gibi sanki...Yağmur da yetmiyordu artık ya da beni temizlemeye yetecek kadar yağmur semadan gelmiyordu meleklerle...Ama duam yağmur da değildi artık...

Karanlık dünyamda kararmış bir yürekle durgun bir hayat yaşıyordum...Canıma tak eden buydu...Ne az biraz su yetiyordu ne de bulutların arkasındaki ay ışığı....

Öyle bir şey istiyordum ki beni tertemiz bir yürekle yeryüzüne indirenden asla istenmemesi gerektiği aşikardı...Ne mantığa ne de duygulara uymuyordu...Uygunsuzdu bu yüzden...Muhtemel o ki korkutuculuğu da bundandı...

Öyle ki dualar birinden birine uyanlardan olmuştu,olması gerekirdi hep...



Bir çocuktum...İsyan olacağını hiç düşünmedim...Beni ve ışığı yaradandan dert istedim öyle ki adını bela koyarak istedim...Titredim,sancılar sardı her bir yanımı,cümlenin yarısında soluk almak istedim yapamadım...



Tek solukta edilmesi gereken bir duaydı yoksa eden geri dönebilirdi,eden ki bendim...Geri dönüşlere tahammülüm yoktu öznesi bensem...Yüreğimdeki karanlığa sebep arayanlar belki de ilk bu özelliğimi fark ederlerdi...Yoktu dönüşlerim işte...İnattı belki de diğer adı bu huyun...Ama vardı işte bünyemde acı olan ki bilerek ve isteyerek barındırıyordum bünyemde...



Ah...







İşte ben bu yüzden karanlıktaydım...Ama öyle bir sefildim ki bundan şikayet etmedim kendime...Ta ki durgunluk bataklığına düşene kadar...Sevmiyordum durmayı...Hele ki manevi durgunluğu...İniş-çıkışlara vurgundum ben...hareketi seviyordum...Ve dahi korkuyordum...Çünkü geçmişim durgunluklardan sonra ki DÜŞÜŞlerle doluydu..Ve her düşüşün daha beteri olabileceğini yaşayarak öğrendim ben...



Bu yüzden ettim o duayı