iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Vakit Namazınızı Kıldınızmı?

Hoş Geldiniz Forumdaki Konulardan Tam Anlamıyla Faydanalabilmek İçin Giriş Yapınız Uye Degılsenız 1 Dakıkanızı Ayırarak Kayıt Olunuz---ByNoKta
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Vakit Namazınızı Kıldınızmı?

Hoş Geldiniz Forumdaki Konulardan Tam Anlamıyla Faydanalabilmek İçin Giriş Yapınız Uye Degılsenız 1 Dakıkanızı Ayırarak Kayıt Olunuz---ByNoKta
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi

CİNLERE, ŞEYTANLARA, İFRİTLERE ve DİĞERLERİNE, BÜYÜYE VE SİHRE KARŞI İNSANLARIN KALESİ ( SİTEMİZDEKİ HERŞEY ÜCRETSİZ ve KARŞILIKSIZDIR )
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Misafir
Misafir




Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1 Empty
MesajKonu: Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1   Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1 Icon_minitimeÇarş. Nis. 07, 2010 11:17 pm

Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1


Mezhepsizlerin sıklıkla söyledikleri söz: "Biz Kur'an'a tabiyiz Kur'an'da bir mezhebe bağlanma diye bir şey yok Bu yüzden de hiçbir mezhep imamına uymayız" sözüdür. Aslında bu sözleri, onların Kur'an'ı anlayamadıklarına bir delildir. Zira 'da bir mezhebe bağlanmayı emreden birçok ayetler vardır. Şimdi bu ayetlerden bir kısmının izahına geçiyoruz ki onların mezkûr sözlerinin ne derece batıl ve hurafe olduğu anlaşılsın.

"Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygamber'e itaat edin ve sizden olan ulu-l emre itaat edin. Eğer Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz onu Allah ve Resulü'ne götürün Bu daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir" (Nisa 59)



Ayette geçen "ulu-l emr" tabirinden maksat; âlimlerdir. Bu mana, Kur'an'ı en iyi anlayan İbn-i Abbas, Cabir İbni Abdullah, İmam Mücahid, İmam Hasan, İmam-ı Ata ve birçok âlim tarafından rivayet edilmiştir.

İmam Kurtubi, tefsirinde İmam-ı Malik'inde aynı görüşte olduğunu nakleder.

İmam Dahhak'a göre de ulu-l emr: Dini en iyi bilen fıkıh âlimleridir.

Celalettin Suyuti gibi iki yüz bin hadisi ezberlemiş büyük bir âlim "Itkan" adlı eserinde ulu-l emrin din ve fıkıh âlimleri olduğunu bildirmiştir.

Şimdi Kur'an'ı en iyi anlayan ismini saydığımız ve sayamadığımız yüzlerce âlim, ayette "kendisine itaat emredilen" ulu-l emrin din âlimleri olduğunda hususunda ittifak etmişlerdir. Onların bu ittifakına karşı mezhebi inkâr edenlerin sözü, gök gürültüsüne karşı sivrisineğin vızıltısı gibi sönük kalmaz mı?

Hem bir kaidedir ki: "Bir meselede, ihtilaf edilen bir hususta, o fen ve sanatın dâhilerinin sözü geçer O fenden ve sanattan olmayan birisi ne kadar da dâhi olsa sözüne itibar edilmez".

Mesela küçük bir hastalığın keşfinde büyük bir mühendisin sözüne bakılmaz. Tıp konusunda söz doktorlarındır ve basit bir doktorun sözü, bu fenden olmayan büyük bir dâhinin sözüne tercih edilir. Hâl böyleyken İ Abbas, İ Abdullah, İ Malik gibi binlerin ittifak ettiği bir meseleyi hangi kuvvet çürütebilir ve hangi mezhepsizin sözü onların sözünü hükümden düşürebilir. Madem meselemiz dindir ve Kur'an'dır Elbette, bu meseledeki söz hakkı Peygamberimiz (sav)'in de övgüsüne mazhar olan bu âlimlerindir.

Ayette geçen ulu-l emrin âlimler olduğuna bir başka delil de şudur: Allah-u Teâlâ bu ayet-i kerimede ulu-l emre itaati katiyetle emretmiştir Allah-u Teâlâ'nın bu şekilde katiyetle itaati emrettiği kişinin mutlaka hatadan masum olması gerekmektedir. Çünkü hatasız olmazsa, emir mutlak olduğu için Allah'ın ona hata hâlinde de uyulmasını emretmiş olması icap eder ki bu mümkün değildir.

Demek Allah'ın itaati emrettiği kişinin kesinlikle hatadan masum olması gerekir Bu masum şahsiyet ise ya bu ümmetin fertleridir ya da ümmetin bir topluluğudur. Ümmetin fertleri olması mümkün değildir Zira ümmet fertlerinin hatasız olması düşünülemeyeceği gibi, ümmetin böyle ender kimseleri bulup onlardan dini öğrenmeleri de mümkün değildir ve ümmetin bu konudaki âcziyeti aşikârdır. Dolayısıyla ayet-i celilede geçen ulu-l emrin bir topluluk olması gerekmektedir ki, bu da ümmet içerisinde fetva verme yetkisine sahip olan müctehid âlimler topluluğudur.

Zira fertler hata yapsa da İslam âlimleri hata üzerinde toplanmaz İşte bu mütalaa neticesinde de ayette geçen ulu-l emrin âlimler topluluğu olduğu sonucuna varılır.

Ayrıca âlimlere "ulu-l emr" denileceğine şu ayette ispat eder: "Müminlerin hepsinin birden topyekûn savaşa katılmaları uygun değildir. Her kabileden bir kısım insanlar din ilimlerinde derinleşmeli ve kabileleri savaştan dönüp gelince onları uyarmalıdır ki böylece Allah'ın azabından sakınırlar". (Tevbe 122)



İşte bu ayet-i celilede âlimlerin korkutmasıyla diğerlerinin sakınması gerektiği belirtilmiş ve korkutulanlara âlimlerin sözünü kabul etmeleri vacip kılınmıştır. Bu itibarla âlimlerin ulu-l emr ismini almaları çok isabetlidir.

Netice olarak diyebiliriz ki: Mezkûr ayette Allah ve Resulü ile birlikte ulu-l emre de itaat edilmesi emredilmiştir. Burada kastedilen ulu-l emr; bu ümmetin müctehid âlimleridir...

Zira:

1- İbn-i Abbas gibi "Devemin yularını kaybetsem Kur'an'da bulurum" diyen bir âlim, Celalettin-i Suyuti gibi iki yüz bin hadisi ezberlemiş bir muhakkik ve bunlar gibi yüzlercesi ve binlercesi ulu-l emrin âlimler olduğunda ittifak etmişlerdir ki, bunların sözü yanında başkalarının sözünün hiçbir kıymeti yoktur

2- Kendisine itaat emredilen ulu-l emrin mutlak manada masum olması lazımdır ki her konuda kendisine itaat edilebilsin. Masum olmaması hâlinde günahta da itaatin olması gerekir ki bu caiz değildir. Hâlbuki peygamberler hariç hiçbir fert mutlak manada hatadan masum değildir. O hâlde burada kendisine itaat emredilen ulu-l emr fert değil, bir cemaat olmalıdır. Zira fert hata yapsa da cemaat bir hatada ittifak etmez Bu cemaat ise âlimlerden başkası olamaz. Zira sultan ve kumandanların böyle bir cemaati oluşturması mümkün değildir. Netice itibariyle âlimlerin ittifak ettiği bir konuda onlara itaat ayetin emriyle lazımdır. Onlar ise bir mezhebe bağlanma konusunda ittifak etmişlerdir.

3- Ulu-l emrin âlimler olduğuna, onların insanlar üzerinde emir ve komuta yetkisi olmadığı için itiraz edilirse deriz ki daha önce manasını verdiğimiz Tevbe suresi 122 ayette âlimlerin korkutmasıyla diğerlerinin sakınmasının vacip olduğu bildirilmiş, hatta sırf âlimler korkutma vazifesi yapabilsin diye onların savaşa çıkmaması gerektiği açıklanmıştır. Madem âlimlerin bir vazifesi, Allah'ın azabıyla korkutmaktır ve korkutulanlara ulemanın sözünü dinlemek vaciptir. O hâlde elbette âlimlere ulu-l emr ismi kullanılabilir ve kullanılmıştır.

Ayetin devamında "herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz onu Allah ve Resulü'ne götürün" buyrulmuştur Bu kavl-i şerif, kıyasın hak ve şer'i bir delil olduğuna hüccettir.

Şöyle ki:

Ayet-i kerimede, kendisinde ihtilafa düşülen bir meselenin Allah'a ve Resulü'ne götürülmesi emredilmiştir. Bir meselede ihtilafa düşmek için ise o meselenin Kur'an'da ve hadislerde açıkça geçmemesi gerekmektedir. Zira kendisinde ihtilafa düşülen mesele Kur'an'da ve hadislerde açıkça beyan edilseydi, zaten onun hakkında çekişmeye gerek kalmazdı. İşte böyle bir meselenin halli için takip edilecek yol, ayetin emriyle onu Allah'a ve Resulü'ne götürmek, yani Kur'an ve hadislerde hükmü açıkça bildirilmiş meselelere kıyas ederek hükmü çıkarmaktır.

Demek bu ayet ictihadı emretmiştir ki bu, hükmü açıkça belirtilenlerin arasından hükmü belirtilmemiş olan bir meselenin emsalinin arayıp bularak onları birbirine benzetip kıyas ederek hükmü ortaya koymaktır.



Şimdi sorumuz şu:

Madem kıyas, şeriatın bir delilidir ve kıyas ile hükmü bulunacak meseleler çoktur. Acaba bu kıyası kim yapacaktır?

Bir milyon hadisi ezberlemiş Ahmed İ Hanbel'ler mi? Yoksa ezberinde yüz iki yüz hadis olmayan mezhepsizler mi?

Ya da bir haftada Kur'an'ın tamamını ezberleyen İ Muhammed ve dört yaşında hafız olan Said İ Uyeyne'ler mi? Yoksa 'ı sadece mealinden okuyup kendini âlim zanneden cahiller mi?

Ya da İmam-ı Şafi'nin beyanına göre, bütün fıkıhçıların babası hükmünde olan İmam-ı Azam'lar mı? Yoksa fıkıh usulü ve kaidelerinden habersiz olarak sadece zannıyla hükmeden cahil cesurlar mı?



Hangisi kıyas edecek?

Bizler bir mezhebe bağlı olarak "Bu işin erbabı ve üstadı olan mezhep imamları kıyas edecek" derken, mezhepsizler "Biz de kıyas ederiz" demektedirler. Hâlbuki kıyas edebilmek için, kıyas edilecek ve hadisi çok iyi bilmek gerekmektedir. Mezhep imamlarının her biri beş yüz binden fazla hadisi, râvileri ile birlikte ezbere bilen dâhi zatlardı.

Bu zamanda kendisini onlara kıyas edenlerin hıfzında acaba kaç hadis var?

Kaç hadis râvisini tanıyorlar?

Hadislerin cerh ve ta'dîllerine, nâsih ve mensûhlarına, tarik-i vürudlarına vâkıf mıdırlar?

Yine bunlar, mezhep imamlarının son derece vâkıf olduğu, Kur'an-ı Kerim'in şer'i ve lugavi manaları ve bunların kısımları olan hâss, âmm, müşterek, sarîh, kinaye, nass, hafi, müşkil, müteşabih, dall-i bi-l ibare, dall-i b-il iktiza, dall-i bi-l işare, nâsih, mensur vesaire aksam ve manalar bunlarda meleke halinde midir?

Boş verin meleke hâlinde olmasını, onlar bu saydıklarımızın manalarını biliyorlar mı?
Hâl böyleyken hangi cesaretle ictihada kalkıyorlar? Allah'ın razı olmadığı bir hükmü vermekten korkmuyorlar mı? Çıkardıkları hükmün hadislere zıt olmasından ve Peygamberimiz'e muhalefet etmiş olmaktan endişe edip titremiyorlar mı? Herhâlde cesaretlerini cehaletlerinden alıyorlar.

Allah böyle cahil olmaktan ve böyle cahillerin peşine takılmaktan bizleri muhafaza eylesin! Amin.


En son Zinnureyn_Ali tarafından C.tesi Mayıs 22, 2010 10:18 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Emir Sultan
Medaratör

Medaratör
Emir Sultan


Mesaj Sayısı : 1130
Kayıt tarihi : 16/01/10
Nerden : Lefkoşa/k.k.t.c.

Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1 Empty
MesajKonu: Geri: Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1   Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1 Icon_minitimePerş. Nis. 08, 2010 4:06 am

Allah Razı Olsun kardeşim,Ellerine sağlık,Emeğine sağlık.


CENAB-I ALLAH YAR VE YARDIMCIN OLSUN.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 1
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Bir Mezheb´e Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - Sitemizde Acilmis olan bu Konular Kolay Ulasilmasi icin Bu Baslik Altinda
» Bir Mezhebe Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 3
» Bir Mezhebe Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 2
» Bir Mezhebe Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 8
» Bir Mezhebe Bağlanmayı Emreden Ayet´ler - 7

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi :: 

Reddiye Kitabı Ve İslama Davet ( Nasıl Müslüman Olurum )

 :: Ehli Sünnet inkarcılarına Reddiye
-
Buraya geçin: