iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Vakit Namazınızı Kıldınızmı?

Hoş Geldiniz Forumdaki Konulardan Tam Anlamıyla Faydanalabilmek İçin Giriş Yapınız Uye Degılsenız 1 Dakıkanızı Ayırarak Kayıt Olunuz---ByNoKta
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Vakit Namazınızı Kıldınızmı?

Hoş Geldiniz Forumdaki Konulardan Tam Anlamıyla Faydanalabilmek İçin Giriş Yapınız Uye Degılsenız 1 Dakıkanızı Ayırarak Kayıt Olunuz---ByNoKta
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi

CİNLERE, ŞEYTANLARA, İFRİTLERE ve DİĞERLERİNE, BÜYÜYE VE SİHRE KARŞI İNSANLARIN KALESİ ( SİTEMİZDEKİ HERŞEY ÜCRETSİZ ve KARŞILIKSIZDIR )
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
haydarı kerrar
Administrator

Administrator
haydarı kerrar


Mesaj Sayısı : 2630
Kayıt tarihi : 24/05/09
Nerden : ANKARA

Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi Empty
MesajKonu: Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi   Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi Icon_minitimeÇarş. Ara. 16, 2009 5:09 pm

Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi [74]

îbni Teymiyye, içinde yaşadığı çağı şahsiyeti, görüşleri ve ya¬zılarıyla meşgul etmiş ve devamh bir fikir hareketi meydana getir¬miştir, Onun adı, yalnız Şam ve Mısır'da değil, bütün İslâm âlemin¬de yankı uyandırmış ve tesiri nesiller boyu devam etmiştir.
İbni Teymiyye, kendisinden sonra görüş ve fikirlerini gelecek nesillere aktaran birçok kitap ve risaleler yazmıştır. Bir kısım top¬luluklar, eserleri vasıtasıyla onun din anlayışını ve görüşlerini be¬nimsemişlerdir.
İbni Teymiyye, eserlerini fasih bir Arapça ve kuvvetli bir üs¬lûpla kaleme almıştır. Mücadeleci ve sert dili hasımlarını sindirmiş, talebelerini de kendisine hayran etmiştir. Eserlerini selefiyeci bir bilgin olarak daima âyet, hadîs, sahâbî ve tabiîlerin fetvalarından almış olduğu delil ve hüccetlerle beslemiştir.
Tefsire dair risaleleri: Bu risalelerin bir kısmında, tefsir hakkın¬daki metodlarım ve âyetlerden şer'î hükümlerin nasıl çıkarılacağı¬nı tafsilatıyla anlatmıştır. Tarihçiler, İbni Teymiyye'nin talebelerin¬den naklederek, tefsire dair yazmış olduğu risalelerin otuz cildi bul¬duğunu söylerler. Bunlardan bize sadece şunlar intikal etmiştir:
1 — Tefsîru Sureti's-Samed (İhlâs Sûresinin tefsiri]:
2 — Tefsîru'l-Muavvizeteyn (Felak ve Nâs sûrelerinin tefsiri),
3 — Tefsîru Süreti'n-Nûr (Nur Sûresinin tefsiri). [75] Bu tefsirler Mısır'da basılmıştır. [76]

Akaid hakkındaki risale ve kitapları: İbni Teymiyye'nin. eser¬lerinin en çoğu bu konu üzerindedir:
1 — Kitâbu'1-îman,
2 — Kitâbul-îstikame,
3 — Îktizau's-Sırâtı'l-Müstakim,
4 — Kitâbu'l-Furkân (Kahire, 1310, 1322 H.),
5 — Şerhu'I-îsbahâniyye,
6 — Risâletu'l-Hamaviyye,
7 — Risâletu'l-Tedmuriyye,
8 — Risâletu'l-Vâsıtıyye,
9 — Risâletul-Gîylâniyye,
10 — Risale fi'I-îhticâc Bi'1-Kader,
11 — Risâletu'l-Ba'Iebekiyye (Kahire, 1328 H.),
12 — Risâletu'I-Ezheriyye,
13 — El-İklil Fi'1-Müteşâbih ve't-Te'vîl,
14 — Risâletu Marâtibi'l-îrâde,
15 — Risâletu'1-Kazâ vel-Kader,
16 — Beyânu'1-Hüdâ Mine'd-Dalâl,
17 — Mu'tekadâtu Ehli'd-Dalâl,
18 — Maaricu'l-Vusûl (Bir kısım filozof ve karmatîlere reddi¬yedir).
19 — Es-Sual Ani'1-Ârş,
20 — Beyânu'l-Firkati'n- [77]Naciye [78]

İstidlal metodlarına dair eserleri;
1 — Nakdu'l-Mantık,
2 — Er-Reddü Alâ'l-Mantık,
3 — Er-Reddü Alâ'I-Felâsife. [79]

Cedele dair bazı eserleri:
1 — Minhâcu's-Sünne,
2 _ Muvâfakâtu Sahîhi'l-Menkul Li Sarîhi'l-Ma'kûl,
3 — Tenbihu'r-İlaculi'1-Âkıl Alâ Temvîhi'l-Batıl. Îbni Teymiyye bu eserinde din, akaid, helâl ve haram üzerinde cedel konusunu in¬celemiştir.
4 — El-Cevâbu's-Sahih Limen Beddele dîne'I-Mesîh (Kahire, 1322 H.). Şeyhu'l-îslâm îbni Teymiyye'nin bu Ölmez eseri, dört büyük cilt teşkil etmektedir. Müellif bunu şu iki gaye ile yazmıştır:
a) Hıristiyanlar arasında îslâmiyeti yaymak, Meşinin mahiye¬tini açıklamak, Hıristiyanlık dînini ve îslâmî hakîkatları ortaya koy¬mak, müslüman ve hıristiyanlar arasındaki savaşların sebebini in¬celemek, müslümanlara karşı tahrikleri ve zimmüerin durumlarını anlatmak.
b) Kıbrıs'tan gelen bir mektupta [80] Hıristiyanlık dini anlatıl¬makta, sadece bunun hak din olduğu ve bütün insanların bu dîni kabul etmesi gerektiği belirtilmektedir. İşte İbni Teymiyye, bu mek¬tuptaki fikirleri şiddetle tenkit ve reddetmiştir. Hıristiyanlığın eski bir din olup İslâmiyet gelince neshedildiğini, esasen mevcut Hıristi¬yanlığı Aziz Pavlos'un kurmuş olduğunu anlatmaktadır.
İbni Teymiyye'nin bu eseri altı bölümden ibarettir. Birinci bö¬lümde, hıristiyanlarm, Hz. Muhammed'in kendilerine değil, Arapla¬ra gönderildiği iddiası reddedilmektedir. Burada çocukların sünnet edilmesi ve domuz etini, kitapları değil, kendilerinin helâl saydıkla¬rı ele alınmaktadır. İkinci bölümde, Hz. Muhammed'in, onların dinini Kur'ân'da övdüğü ve tanımış olduğuna dair ileri sürdükleri iddi¬alar reddedilmektedir. Kur'ân'da övülen Hıristiyanlığın, onların ka¬bul ettiği şekilde bir Hıristiyanlık olmadığı açıklanmaktadır. Üçün¬cü bölümde geçmiş peygamberlerle semavi kitapların, onların teslis inancını bildirmiş oldukları iddiası çürütülmektedir. Dördüncü bö¬lümde, teslis akidesinin doğruluğuna dair ileri sürülen akli ve nak¬li deliller çürütülmekte ve tehvid akidesi isbatlanmaktadır. Beşinci bölümde, hıristiyanlarm, teslisi, birlikte çokluk şeklinde kabul edip kendilerinin de tehvid ehli olduklarına dair iddiaları münakaşa edil¬mekte ve birlikte çokluğun birbirine zıt olduğu, üç şeyin aynı zaman¬da hem «bir» hem «üç» olamıyacağı gösterilmektedir. Altıncı bölüm¬de, Mesîhin, Musa aleyhisselâmdan sonra gelen peygamberlerin en büyüğü olduğu ve başka peygamberlerin gelmesine lüzum kalmadı¬ğına dair iddialar cerhedilmektedir.
İbni Teymiyye, cedele dair bütün bu eserlerinde hem aklî, hem de nakli delillere dayanarak görüşlerini isbata ve muarızlarını sus¬turmaya çalışmaktadır.
Fıkha dair eserleri: İbni Teymiyye'nin en verimli eserlerinden .büyük bir kısmı da fıkha aittir:
1 — Fetvaları: bunları Mısır ve Şam'da yazmış olup büyük cilt¬ler teşkil etmektedir. [81]
2 — Fıkhın kaide ve prensiplerini anlatan kitapları: Bu konu¬da, Kaide fi'I-İctihad Ve't-Taklid, Kaidetu'l-Cihad, Kaidetu'l-Kıyâs, Kavaid fi Ahkâmi'l-Kenais ve Kavaid fi'1-Vakf Ve'1-Vasâyâ gibi pek çok eserleri vardır.
3 — Fıkha dair diğer risale ve kitapları: Burada Risâletu'1-Kı-yas, Risâletu'l-Hısbe, fi'1-İslâm, Kitab fi Nik&hi'l-Muhalil, Kitâbu's-Siyâseti'ş-Şer'iyye fi İslâhi'r-Râî Ve'r-Raiyye, Kitâbu'1-Ukûd, Kitâb fi Usûli'1-Fıkh, Kitâbu'l-Farki'l-Mübîn Beyne't-Talâk Ve'l-Yemin gibi eserleri zikredilebilir.
Ayrıca İbni Teymiyye, dedesi Şeyh Mecdüddin'in «Kitabu'I-Muharrar fil'1-Fıkh» adlı eseriyle Şeyh Muvaffakuddin'in «Kitâbu'I-Umde fi'1-Fıkh» adlı eserini şerhetmiştir ki, bu sonuncusu birkaç cilt teş¬kil [82]etmektedir. [83]

Talebeleri

İbni Teymiyye'nin Kahire, İskenderiye ve Şam'da birçok talebe ve dostları vardı. Bunların bir kısmı halk'dan, diğer kısmı da ilim erbabı kimselerdir. İlimle uğraşan talebelerinin çoğu Hanbelî, bir kıs¬mı da Şafiî idi. İbni Teymiyye, yaklaşık olarak 46 sene ders okutmuş¬tur. Yani 21 yaşından 67 yaşına kadar, yâni ölünceye dek hocalık yapmıştır.
En seçkin talebesi İbni Kayyim el-Cevziyye (691-751 Hî'dir. Ba¬bası Şam'da bulunan el-Cevziyye Medresesinin kayyimi idi. Bu se¬bepten O, bu isimle meşhur olmuştur. Sadece «İbnul-Kayyim» diye de anılır. Adı Şemşüddin Ebu Abdillah Muhammed b. Ebî Bekr'dir. İbni Kayyim el-Cevziyye'nin pek çok değerli eserleri vardır. İ'lâmu'I-Muvakkıîn (2 cilt, Delhi 1314 H.) El-Kelim tü't-Tayyib, Medâricu's-Sâlikîn (3 cilt, Kahire 1333 H), Zâdu'I-Maâd (Kahire, 1324 H.) Et-Turuku'1-Hikmiyye Fi's-SiyâsetTş-Şer'iyye (Kahire, 1317 H.), Miftâhu's-Saâde (Kahire, 1323 H.), İgâsetu'l-Lehfan (Kahire, 1318 H.), fctimâu'1-Cü-yûşi'lrislâmiyye Fi'r-Reddî aIa'I-Muattıle Ve'1-Cehmiyye adlı eserle¬ri herkesçe bilinmektedir. [84]

Îbnî Teymîyye Ve Vahhâbîlik

Daha önce de söylediğimiz gibi İbni Teymiyye, çağında büyük bir fikir hareketi meydana getirmiş ve etkisini kendisinden sonraki nesillerde devanı ettirmştr. İnsanlar, İbni Teymiyye hakkında iki kısma ayrılmıştır. Bir kısmı onun şahsiyet, ilim ve görüşlerini son derecede takdir ederken, diğer bir kısmı, onu tecsim ve teşbîh'e sap¬makla, hattâ daha ileri giderek zındıklık ve dinsizlikle itham etmiş¬tir. Bunlardan başka bir zümre de mutedil bir vaziyet almış ve onun bâzı görüşlerini benimsemiş, bâzı görüşlerini de reddetmiştir. Fakat onu tecsim, teşbih, zındıklık ve dinsizlikle itham etmemiştir. Bu her üç sınıf aa, İbni Teymiyye'nin kendi çağında ortaya çıkmıştır.
Vefatından sonra da) onun taraftarlarıyla aleyhtarları arasın¬daki şiddetli mücadeleler bir müddet devam etmiştir. Daha sonra yavaş yavaş leh ve aleyhindeki taassub azalmış, ona karşı mutedil davrananlar çoğalmıştır. îbni Teymiyye'nin ihlâs ve İslâm uğrunda¬ki mücadelesi zamanla takdir edilmeye başlanmıştır. Hanbelılerin ekserisi onun görüşlerini benimsemekle beraber, âlimlerin çoğu akî) de ile ilgili görüşlerine muhalefet etmişlerdir. Fakat hem muhale¬fet, hem de muvafakat edenler, her insanın yanılabileceğini gözö-nüne alarak, onun hatâlarını da iyi niyetine hamletmişlerdir.
Nihayet Hicrî, XII. yüzyılda Arabistan'ın Necid bölgesinde yaşamış olan Muhammed b. Abdilvahhâb (115-1201 H./1703-1787 M.), îbni Teymiyye'nin akaid ve fıkha dair eserlerini ciddiyetle incele¬miştir. Bu zat, İbni Teymiyye'nin görüşlerine büyük bir bağlılık, hat¬tâ katı bir taassub göstermiş ve bunları yaymaya çalışmıştır. Çev¬resinde kendisini dinleyen ve görüşlerini benimseyip ona yardım¬cı olan birçok kimseler meydana gelmiş ve sonunda bunlaf küçük bir devlet bile kurmuşlardır.
Bugünkü Suudî Arabistan Krallık âilesf nin dedesi olan Muham¬med b. Saûd (öl. 1179 H./1766 M.) Muhammed b. Abdilvahhâb'm . enİştesi idi. Bu şahıs, güçlü bir cengâver olup İbni Teymiyye'nin gö¬rüşlerini, yaymak ve himaye etmek için birtakım savaşlara girmiş¬tir. Çünkü O, bu hareketinin Sünnet olduğuna inanıyordu. Belki de, burada siyasi arzu ile dînî bir mezhebi destekleme işi içice girmiş ve bu iki unsur yekdiğerine yardımcı olmuştur. Böylece îbni tey-miyye'nin kabir ve türbelerin, hattâ Peygamber (S.A.V.l'in müba¬rek kabrinin ziyareti ile ilgili görüşlerini gerçekleştirmeye çalışan küçük bir devlet teşekkül etmiştir. Bunlar, Sünnet işliyoruz diye bü¬tün bid'atlara karşı amansız bir mücadeleye girişmişlerdir. Şiilere ait mescidleri yıkmışlar, camilere minare ilave edilmesini, namaz¬dan sonra teşbih kullanılmasını yasak etmişlerdir. Her şeyi İslâm'ın ilk asrındaki sadeliğe götürmek için uğraşmışlar ve çevrelerindeki müslümanları ikna ederek kendilerine yardımcı yapmışlardır. Bu suretle İbni Teymiyye'nin taraftarları, İslâm ülkelerinde yeniden ço¬ğalmaya başlamıştır.
Kendilerine Vahhâbîler adını veren bu yeni İbni Teymiyye'çile¬rin, muhaliflerine karşı gösterdikleri sert hareketler, bid'at diye bir kısım mubah şeylere hücum edişleri ve akidelerine fazla bağlılık¬ları, İslâm ülkelerinde kendi düşmanlarının artmasına sebep olmuş¬tur. Özellikle bunlar, karşılarına çıkan her engeli silâh kuvvetiyle yıkmaya başlayınca, çok ciddî bir durum meydana getirmişlerdir.
Vahhâblîer, Osmanlı Devletine karşı ayaklanmışlar ve şiddetli savaşlara girişmişlerdir. Bir ara Osmanlılar, Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa'dan yardım istemişler ve Mısırlı askerlerin eliyle Vahhâbilere şiddetli bir darbe indirerek, onları çıkmış oldukları Necid bölge¬sine tekrar sokmuşlardır. [85]
Bununla birlikte Vahhâbîler, İbni Teymiyye'nin kabir ziyaretiy¬le ilgili vesair görüşlerine taassup derecesinde bağlı olan . gizli bir kuvvet halinde Arabistan içlerinde varlıklarını korumuşlar; fakat genel olarak Necid bölgesinden dışarı çıkmamışlardır. Birinci Cihan Savaşında Arabistan Osmanlıların elinden çıkınca, daha doğrusu Osmanlı İmparatorluğu çökünce Kral Abdulaziz ÂI-i Saûd, Mekke ve Medine'ye hakim olan Hâşîmî ailesini mağlup etmiş ve Hicaz dâ¬hil, Arabistan yarımadasının çoğunu ele geçirerek, Suudi Arabistan Krallığını kurmuştur.
İbni Teymiyye'nin akide, türbelerin ziyareti vesair görüşlerine bağlı olan bu devlet idarecileri, kısmen de olsa, bugün ilk sertlikle¬rini terketmişlerdir. Belki bunun sebebi, Hac mevsimlerinde çeşitli İslâm ülkelerinden Hicaz'a gelen müslümanlarla temas etmeleri, Beytulla civarında bütün müslümanlara emniyet ve huzur sağla¬maları gerektiğini hissetmiş olmalarıdır.
İbni Teymiyye'nin görüşlerine Vahhâbilerin sıkı sıkıya bağlanış¬ları ve bunları âlimleri vasıtasıyla yaymaya çalışmaları, kendilerine has bir kültür doğurmuştur. Arabistan yarımadasında oturan diğer Araplar bu kültürden yoksun idiler. Vanhâbîler ümmi oldukları hal¬de, Arabistan yarımadasının'büyük bir kısmını ele geçirince bu kül¬türü, yarımadanın her tarafına yaymaya çalışmışlardır. Buna rağ¬men, cehalet, bütün yönüyle onlar- üzerinde hüküm sürmekteydi. Lâkin son yıllarda bir uyanış olmuş ve Suudi Arabistan'da birçok okullar tesis edilmiştir.
Kısaca Saûdiler — Vahhâbiler, Hanbeli mezhebine bağlı olmak¬la1 beraber, Âhmed b. Hanbel'den sonra kendileri için ikinci İmam olarak İbni Teymiyye'yi tanırlar.
Bütün müslümanlarm hak, adalet ve istikamet üzere olmasını Cenâb-ı Hak'dan dileriz. Başarı Allah'dandır. [86]




________________________________________
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Ibnı Teymıyye'nin Eserleri Ve Etkisi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İmamı Malikin Eserleri
» Kerpicin Etkisi....
» Hermesçiliğin Etkisi
» Dağınıklık ve Enerjiye Etkisi
» Dinin Ruh Sağlığına Etkisi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
iSLAMi GiZLi iLiMLER SiTESi :: 

İslamiyet ( Her Müslüman 'a Lazım Din 'i Bilgiler )

 :: Ehli Sünnet İnancı Ameli Mezhebleri :: Ehli Sünnet Dışında Mezhebler ve İnanışlar :: Ehli Sünnet Dışı Diğer Mezhebler
-
Buraya geçin: